Göz enfeksiyonları, toplumda sık görülen ve bireylerin ömür kalitesini kıymetli ölçüde etkileyen sıhhat problemleri ortasında yer almaktadır. Bulaşıcı göz hastalıkları sırf bireylerin sıhhatini tehdit etmekle kalmadığını, tıpkı vakitte toplum sıhhatini da riske attığını söyleyen Dünyagöz Etiler Hastanesi Göz Hastalıkları Uzmanı Op. Dr. Buğra Duman, hastalıklardan korunma yollarını öğrenmenin, belirtileri erken fark etmenin ve vaktinde tedaviye başlamanın büyük değer taşıdığını belirtti.
Mikroorganizmaların (bakteriler, virüsler, mantarlar ve parazitler) neden olduğu göz enfeksiyonlarının bulaşıcı olduğunu belirten Dünyagöz Etiler Hastanesi Göz Hastalıkları Uzmanı Op. Dr. Buğra Duman, hijyene dikkat edilmesini ve ortak kullanılan yastık, havlu, makyaj materyalleri üzere eşyaların kesinlikle ayrılması gerektiğini söyledi. Ayrıyeten havuz, kirli şebeke suları üzere enfeksiyon riski taşıyan alanlara da dikkat edilmesini önerdi.
En Sık Görülen Bulaşıcı Göz Hastalıkları
Bulaşıcı göz hastalıklarının, mikroorganizmaların (bakteriler, virüsler, mantarlar ve parazitler) göz dokularına bulaşması sonucu oluştuğunu açıklayan Göz Hastalıkları Uzmanı Op. Dr. Buğra Duman, “Bu hastalıklar ekseriyetle beğenilen kızarıklık, sulanma, kaşıntı, batma ve çapaklanma üzere belirtilerle ortaya çıkar” dedi. En sık görülen bulaşıcı göz hastalıklarını şöyle sıraladı:
Konjonktivit bilinen ismiyle göz nezlesi, gözün beyaz kısmını kaplayan zarın iltihaplanmasıyla ortaya çıkar ve ekseriyetle kızarıklık, kaşıntı, sulanma ve çapaklanma üzere rahatsız edici belirtilerle kendini gösterir. Konjonktivit, toplumda sıkça karşılaşılan sıhhat sıkıntıları ortasında yer alır. Hem ferdî sıhhat hem de toplum sıhhati açısından kıymetli bir mevzu olup, erken teşhis ve tedavi ile tesirli bir halde yönetilebilir. Hastalığın birinci çeşidi olan bakteriyel konjonktivit, çapaklanma, sarımsı-yeşil akıntı ve göz kapaklarında şişlikle kendini gösterir. Bilhassa çocuklarda sık görülür. Bir başka çeşidi olan viral konjonktivit ise, hayli bulaşıcıdır ve çoklukla salgınlara neden olur.
Keratit kornea katmanının enfeksiyonudur, önemli görme kaybına neden olabilir. Bakteriler, virüsler(herpes simpleks vs.), mantarlar yahut parazitler (Acanthamoeba) bu enfeksiyona sebep olabilir. Beğenilen ağrı, ışık hassasiyeti, bulanık görme üzere belirtilerle kendini gösterir ve tedavi edilmediğinde kalıcı görme kaybına neden olabilir.
Trahom Chlamydia trachomatis’in neden olduğu, ekseriyetle pak suya erişimin hudutlu olduğu bölgelerde görülen bir hastalıktır. Tedavi edilmezse göz kapaklarının iç kısmında skar dokusu oluşumuna ve kornea hasarına neden olabilir.
Hangi Yaş Kümeleri ve Kimler Risk Altında?
Bulaşıcı göz hastalıkları, her yaş kümesinde görülebildiğini belirten Op. Dr. Duman, bazı kişiler ve kümeler daha yüksek risk altında olduğunu tabir etti. Op. Dr. Duman, “Bu grupların belirlenmesi, erken tedavi ve korunma tedbirlerinin alınması açısından büyük değer taşır.
Çocuklar, bulaşıcı göz hastalıklarına karşı bilhassa hassastır. Bunun en önemli nedenleri, hijyen kurallarına tam olarak uymamaları ve okul üzere kalabalık ortamlarda bulunmalarıdır. Yaşlı bireyler, bağışıklık sistemindeki zayıflamalar nedeniyle bulaşıcı göz hastalıklarına daha yatkındır. Yaşla birlikte, beden hastalıklara karşı daha az direnç gösterir, bu da göz enfeksiyonlarının daha önemli sonuçlar doğurmasına neden olabilir. Ayrıyeten, yaşlı bireylerde, göz sıhhatiyle ilgili öteki sıhhat problemleri (örneğin, katarakt yahut glokom) da mevcut olabileceğinden, göz enfeksiyonları daha karmaşık hale gelebilir. Kontakt lens kullanıcıları, bulaşıcı göz hastalıklarına daha yatkındır. Lenslerin gereğince temizlenmemesi, hijyen kurallarına uyulmaması yahut lenslerin uzun mühlet takılması, bakteriyel ve viral göz enfeksiyonlarına taban hazırlayabilir. Bağışıklık sistemi zayıf olan bireyler, bulaşıcı göz hastalıklarına karşı daha fazla risk taşır. Bu küme, HIV/AIDS hastaları, kanser tedavisi görenler, diyabet hastaları ve organ nakli yapılan bireyleri kapsar. Bilhassa öğretmenler, sıhhat çalışanları ve toplu taşıma bölümünde çalışanlar, bulaşıcı göz hastalıkları için yüksek risk altında olan kümelerdir. Bu bireyler, her gün çok sayıda beşerle temas ettikleri için göz enfeksiyonlarının süratli bir biçimde yayılmasına neden olabilirler.
Bulaşıcı göz hastalıkları, bilhassa kalabalık ve hijyenin yetersiz olduğu ortamlarda süratle yayılabilir. Okul, iş yeri ve hastanelerde bu çeşit enfeksiyonlar salgınlara yol açabilir. Bu nedenle erken teşhis ve izolasyon, enfeksiyonların yayılmasını önlemede kritik rol oynar. Belirtilerin görüldüğünde vakit kaybetmeden bir göz tabibine başvurulmalı, yılda bir sefer sistemli göz muayenesi olunmalı” diyerek kelamlarını tamamladı.
Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı